İçeriğe geç

Yazar: admin

Gümüşhane Trabzondan ne zaman ayrıldı ?

Gümüşhane Trabzon’dan Ne Zaman Ayrıldı? Siyaset Bilimi Perspektifinden Bir Değerlendirme Bir siyaset bilimci olarak bir kentin geçmişine bakarken yalnızca tarihî olayları değil, o olayların arkasındaki iktidar ilişkilerini ve toplumsal düzenin dönüşümünü anlamaya çalışırız. Gümüşhane’nin Trabzon’dan ayrılışı da böyle bir hikâyedir: tarihin kuru bir idari değişikliğinden ziyade, Cumhuriyet’in merkezileşme sürecinde devlet ile vatandaş arasındaki yeni bir sözleşmenin doğuşudur. Peki, Gümüşhane’nin Trabzon’dan kopuşu sadece coğrafi mi, yoksa aynı zamanda politik bir kimlik inşası mıydı? İdari Ayrılıktan Daha Fazlası: 1925’in Güç Haritası Gümüşhane, 1925 yılında Trabzon Vilayeti’nden ayrılarak müstakil bir il haline geldi. Bu ayrılık, 1924 Anayasası sonrasında çıkarılan 491 sayılı kanunun uygulama…

Yorum Bırak

Kapılanmak ne demek TDK ?

Kapılanmak Ne Demek TDK? Anlamın Derinliklerine Duygusal ve Analitik Bir Yolculuk Bazı kelimeler vardır ki, anlamı sözlükte sadece birkaç satırla yazılı olsa da hayatın içinde çok daha derin ve çok katmanlıdır. “Kapılanmak” da tam olarak böyle bir kelime… Bir yandan TDK’nin tanımında sade ve nesnel bir karşılık buluruz, öte yandan bu kelime insanların duygularında, ilişkilerinde, hatta toplumsal yapının içinde bambaşka anlamlara bürünür. Bugün gelin, bu kelimeye hem objektif hem de duygusal pencerelerden birlikte bakalım ve tartışmayı hep birlikte derinleştirelim. Kapılanmak: TDK’ye göre bir kimsenin hizmetine girmek, birine bağlanmak, bir şeyin etkisine kapılmak gibi anlamlar taşır. Fakat bu sade tanım, kelimenin…

Yorum Bırak

Çene altı gıdık nasıl gider ?

Çene Altı Gıdık Nasıl Gider? Antropolojik Bir Perspektif Giriş: Kültürlerin Çeşitliliğine Yolculuk Bir antropolog olarak, insan bedeninin, kültürün ve toplumların şekillendirdiği kimliklerin arasındaki ilişkiyi her zaman merak etmişimdir. Beden, yalnızca biyolojik bir varlık değil, aynı zamanda kültürel anlamların ve toplumsal normların taşıyıcısıdır. Her kültür, bedenin farklı bölgelerini farklı şekillerde anlamlandırır ve bu anlamlandırmalar, bir kişinin topluluk içindeki yerini ve kimliğini belirler. Bugün, özellikle çene altı gıdık gibi çok yaygın bir fiziksel özelliğin, kültürel bağlamda nasıl şekillendiğini ve toplumların bu tip bedensel özelliklere nasıl yaklaştığını anlamaya çalışacağız. Çene altı gıdık, hem estetik hem de sağlık açısından genellikle sorun olarak görülür. Ancak,…

Yorum Bırak

Kanal nedir edebiyat örnek ?

Kanal Nedir Edebiyat Örnek? Mizahın, Stratejinin ve Empatinin Edebî Buluşması Bazı kelimeler vardır ki gündelik hayatta duyunca aklımıza bambaşka şeyler gelir… “Kanal” mesela. Kimimiz için televizyon kanalı, kimimiz için su yolu, kimimiz için ise “internette vakit öldürdüğümüz o meşhur video platformları” anlamına gelir. Ama işin edebî boyutuna gelince işler değişir: Kanal artık bir anlamın taşıyıcısı, bir duygunun geçidi, bir fikrin aktarıcısı hâline gelir. Hazırsanız, mizahın gücüyle yoğrulmuş bu yazıda “kanal” kelimesinin edebiyattaki yerini hem eğlenceli hem de düşündürücü bir şekilde keşfe çıkıyoruz! “Kanal” Kelimesine Farklı Açılardan Bakmak Edebiyatta “kanal” dediğimizde aslında bir iletim yolundan söz ederiz. Bu, bir duygu olabilir,…

Yorum Bırak

Strabismus ne demek ?

Strabismus Ne Demek? – Edebiyatta Bakışın Çiftliği, Gerçeğin Kırılması Edebiyat, kelimelerin dünyasında görmenin farklı biçimlerini inşa eder. Her cümle, bir bakışın ürünüdür; kimi doğrudan, kimi eğri, kimi ise iki yönlü. “Strabismus” kelimesi, Latince kökenli bir tıp terimidir ve “şaşılık” anlamına gelir — yani gözlerin aynı noktaya odaklanamaması. Ancak bir edebiyatçı için bu kelime, yalnızca bir bedensel durum değil; anlatının, karakterin ve algının çiftleşmiş doğasının bir metaforudur. Çünkü edebiyat da tıpkı strabismus gibi, dünyaya tek bir gözle bakmaz; o, gerçeği kırar, çoğaltır ve yeniden anlamlandırır. Kelimenin Gözünde: Gerçekliğin İki Yönü Strabismus, tıpta gözlerin uyumsuzluğu demektir. Ancak edebiyatta bu, bakışların çatışması olarak…

8 Yorum

Potasyum en çok hangi gübrede var ?

Potasyum En Çok Hangi Gübrede Var? Öğrenmenin Toprağında Bilginin Filizlenişi Öğrenmek, tıpkı bir tohumu toprağa ekmek gibidir. Bilgi, uygun ortam bulduğunda kök salan, büyüyen ve meyve veren bir canlılığa dönüşür. Eğitimci için her soru, yeni bir filizin başlangıcıdır. “Potasyum en çok hangi gübrede var?” sorusu, yalnızca tarımsal bir merak değil, aynı zamanda öğrenmenin nasıl anlam kazandığının da pedagojik bir örneğidir. Çünkü öğrenme, yalnızca bilgi edinmek değil; doğayı, bilimi ve insan emeğini anlamlandırma sürecidir. Bilgiyi Ekmek: Öğrenmede Doğa Metaforu Bir eğitimcinin gözünden bakıldığında, her öğrenme süreci bir tarım sürecine benzer. Toprak öğrencidir, bilgi tohumdur, öğretmen ise o toprağa yön veren rüzgâr.…

Yorum Bırak

Marsta 1 gün dünyada kaç gün ?

Marsta 1 Gün Dünyada Kaç Gün? Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü Üzerine Bir Pedagojik Bakış Eğitim, hayatımıza dokunan, yön veren ve dünyayı keşfetme şeklimizi değiştiren en güçlü araçlardan biridir. Öğrenme süreci, sadece bireysel bir gelişim değil, aynı zamanda toplumsal bir dönüşüm sürecidir. İnsanlar, öğrendikçe dünyayı daha derinlemesine anlar, daha eleştirel düşünmeye başlar ve toplumsal yapıları daha adil bir şekilde sorgular. Bu yazı, öğrenmenin dönüştürücü gücünü vurgularken, sıradan bir sorudan — Marsta 1 gün dünyada kaç gündür? — yola çıkarak, eğitim teorileri, pedagojik yöntemler ve bu süreçlerin bireysel ve toplumsal etkileri üzerine düşünmeyi amaçlamaktadır. Marsta Bir Gün ve Dünya Zamanı Öncelikle, Marsta bir…

Yorum Bırak

Işık bir enerji mi ?

Öğrenmenin Işığı: Bilginin Enerjisini Keşfetmek Eğitim, yalnızca bilgi aktarmakla sınırlı değildir; zihinleri aydınlatmak, merakı uyandırmak ve dünyayı farklı bir gözle görmeyi öğretmektir. Bir eğitimci olarak her dersin başında öğrencilerime hep şunu söylerim: “Öğrenmek, bir ışığın yanması gibidir.” Bu benzetme yalnızca mecaz değildir; çünkü tıpkı ışığın enerjisi gibi, öğrenme de hem bireyi hem toplumu dönüştüren güçlü bir enerjidir. Peki, bu noktada aklımıza şu soru gelir: Işık gerçekten bir enerji midir? Işık Nedir? Enerjinin Görünür Yüzü Işık, elektromanyetik dalgalar halinde yayılan bir enerji türüdür. Fizik bilimine göre, foton adı verilen parçacıklardan oluşur ve hem dalga hem de parçacık özellikleri gösterir. Güneş’ten gelen…

Yorum Bırak

Gülmenin işlevleri nelerdir ?

Gülmenin İşlevleri: Toplumsal Yapılar ve Bireyler Arasındaki İnce Bağlantılar Toplumları, sadece kurallar ve normlar ile değil, aynı zamanda insanlar arasındaki etkileşimlerle de tanımlarız. Bir yandan bireyler, toplumsal yapıların şekillendirdiği sınırlar içinde hareket ederken, diğer yandan bu yapıları da kendi davranışlarıyla sürekli olarak yeniden şekillendirirler. Gülme, bu etkileşimin belki de en ilginç ve evrensel yansımasıdır. Herkes gülme deneyimini farklı biçimlerde yaşar, ancak bunun toplumsal bir işlevi olduğu gerçeği değişmez. Gülme, sadece duygusal bir tepki değil, aynı zamanda toplumun normlarına, cinsiyet rollerine ve kültürel pratiklerine dair derin izler taşır. Peki, gülme gerçekten sadece bir eğlence aracı mı, yoksa daha derin, yapısal ve…

Yorum Bırak

Kalp kazanır Kaltaban Gönenir atasözünün anlamı nedir ?

“Kalp kazanır Kaltaban Gönenir” bana göre romantik bir teselli değil; acı bir uyarı. İyi niyetin sahneyi kurduğu, fakat fırsatçının alkışı topladığı anlara ayna tutuyor. Evet, kalpler kazanılıyor; ama o kazanılan iklimden en hızlı faydayı, sınır tanımayan, utanmayı çoktan rafa kaldırmış olan alıyor. Bu söz hoşumuza gitmese de gündelik hayatın, iş dünyasının, siyasetin ve sosyal medyanın kulislerinde defalarca doğrulanan bir gerçekliğe parmak basıyor. Kısa cevap: Atasözünün özeti, “İyi niyet ortamı yaratır; fırsatçı o ortamdan nemalanır”dır. Bu anlam, hem toplumsal ilişkilerde hem de kurum kültürlerinde sık görülür. Kalp kazanır Kaltaban Gönenir atasözünün anlamı nedir? En yalın haliyle: Kalp kazanmak, güven ve saygı…

Yorum Bırak
mecidiyeköy escort
Sitemap
ilbet bahis sitesi